İBRAHİM İN GÖTÜRDÜĞÜ
Bin yılın acısını
Bir bardağa
boşaltan
Ve sonra bir
baştan öbür başa
Yeniden kurulan
şehir
Altın şehir
ulular şehri
Mutlu insanların
şehri
Ki baştanbaşa
Allah’la dolu olan şehir
Allah’la ve
meleklerle dolu olan şehir
Yaşasın yaşanır
olan
Aşkla ve
inançla dolu olan şehir
Çocukluğun uzayı
ve ülkesi olan şehir
Çocukluğu aşkla
diri tutan şehir
Kelimelerin ve
yeryüzünün
Allah’ı olan
şehir
Senin gökyüzünün
ve her şeyin yaratıcısı olanın şehri
Kutlu şehir
Ve indi Kur’an
Ve bu yüzden
Kesildi soluğu
inkarın
Biz dünyadayken
inandık
Ezeli ve
ebedi olana kandık
Kadınların olduğu
yerde
Sen ve biz
Biz ve sen
Ne durur
bekleriz
Yıldızlar şavkır
gökyüzünde
Kanat çırparken
kuşlar
Ağlarken bulutlar
gözyaşlarıyla
Kelimelerin doğurganlığına
bak
Bak sözlerin
anlam kaymasına
Alışılmadık işlere
ve aşklara hazırlan
Boş bir
mezarın olduğu yerde
Bakakaldı herkes
Oraya biri
girecek diye
Acaba ben
miyim
Diye sorar duru herkes kendine
Oraya kim
girecek diye
Sorar durur
her kes bir birine
Oysa bilsin
herkes
Senin yokluğunda
ölüm
Bana giran
görünür
Bilsin ve
duysun
İşte haykırıyorum
Aşk varsa ölüm
Bana vız
gelir tırıs gider
Aşk yoksa
işin içinde
Ben yokum
arkadaş
Bu böyle
biline
Ahmet KEMAL