CAMİ MİMARİSİ VE ÇAĞDAŞ GERÇEKLER
Bugün devasa camiler yapılıyor. Birçoğu gösterişe dayanan
bir cami yapma yarışı var. Her biri estetikten yoksun, kışın ısıtılamayan yazın
soğutulamayan camiler. Kullanım amacının dışına çıkan bu camilerin yapım tarzı oldukça
yanlış. Bu yanlışı irdeleyerek Müslümanların çağdaş gerçeklere uygun camileri
nasıl yapmaları gerektiğine dair bir girizgah yapalım.
Osmanlı Camilerinin kötü bir taklididir bugünkü camiler.
Oysa Osmanlı Camileri o günkü cemaatin kalabalığına uygun yapılıyordu. Ayrıca
bu camiler kendilerine özel bir klima sistemiyle inşa ediliyor, kışın
sıcağından, yazın soğuğundan korunuyordu. İçi boşluklu çift duvar sistemi
diyebileceğimiz sistemdi bu. Ve haremli avlulu bu yapı rüzgarın giriş yönüne
engel çıkarıyor soğuk havanın cami içini doğrudan etkilemesine izin vermiyordu.
Bu gün camilerin yapılışında en önemli bazı huşular ihmal
ediliyor, koca koca camiler sıcak ve soğuğa uyarlı olmadıkları için kullanım
amacının dışına kayıyor. Buna karşın cemaat kışın son cemaat mahalline
hapsediliyor, yazın ise devasa klimalarla soğutulmaya çalışılırken yaşlı
cemaatin rahatsızlığına yol açılıyor.
O halde yapılması gereken ne. Belki de daha az nüfus
yoğunluğuna sahip olan Selçuklu camileri örnek alınmalı. Bu camiler harem kısmı
daha küçük avlulu- bu yönden Osmanlı camileri temel alınabilir.- avlunun
ortasında şadırvanı olan camiler olmalı. Cuma namazları için yetersiz
olabilecek haremin küçüklüğünü gidermek için son cemaat mahalleri büyük
tutulmalıdır.
Yahut ta Selçuklu eyvan planı uygulanmalı. Kıble eyvanı
büyük tutulmalı yaz kış daimi cemaati alacak vasatta olmalıdır. Diğer eyvanlar
eğitim odası olarak açılır kapanır camlı sistemle ayrılmalı kuzey eyvanı ise
son cemaat mahalli olarak ayrılmalıdır. Ayrıca dış duvarların yalıtımlı olması,
boşluklu çift duvar sistemiyle inşa edilmelidir.
Camiler dış avlu
duvarlarıyla çerçevelenmeli, bu yolla dış etmenlerden korunmalıdır. Tuvaletler
camilerin dış avlusuna yakın bir yerde inşa edilmeli avluya cami giriş kapısına
uzak olmalıdır. Avlu dışında Kuran kursu olmalı bu kusun girişi avluya
bağlanmalıdır. Avluda kütüphane, çayhane, aşhane, morg, olmalıdır. Ayrıca kreş,
anaokulu ( Sıbyan mektebi) bulunmalıdır.
Aynı külliyeye İmam
Hatip Okulu, lisesi ve ilahiyat yüksekokulu da yapılarak külliye
zenginleştirilebilir. Bu külliyeye şifahane yerine geçecek sağlık ocağı ilave
edilebilir. Bir misafirhane ilavesiyle külliye zenginliği artırılır. Bir yetimhane
ve Dar’ul aceze ile de sosyal hayatın bütün kurumları cami etrafında
şekillendirilebilir.
Bu külliyeye bugün artık yaygınlaşmış imam ve müezzin evi
yapılmalıdır. Bir çocuk oyun alanı (park bir otopark ilavesiyle mükemmeliyete
ulaşılabilir. Ancak tüm camilerin bir külliyeye dönüşmesi gerekmeyebilir, mevki
ve ihtiyaca göre bunların bazıları yer alabilir, bazıları çıkarılır. Ancak
ibadet yerinin sıcak ve soğuğa dayanıklı, daimi cemaate uygun yapılmalıdır.
Ahmet KEMAL