GAZZE’DE İNSANLIK ÖLDÜ
Ne Tanrı öldü ne Gazze’liler; Gazze’de insanlık öldü. Ne
insanlık kaldı, ne insani değerler. Birleşmiş Milletlerin ‘İnsan hakları
bildirgesi’ de kadük oldu. Yok böyle bir şey. Hepsi bir safsata, hepsi bir
aldatmacadan ibaret. Bu gerçek apaçık ortaya çıktı.
İnsanlığın suratına vurmalı artık bu apaçık gerçeği.
İnsanları kandıran, aldatan bu zalimlerin suratına çarpmalı o bir kötü yalandan
ibaret olan İnsan hakları yutturmacasını. Yuh olsun yüzyıllardır insanları
aldatıp duran ikiyüzlü zalimlere. Yuh olsun hem zulüm yapıp, hem de timsah
gözyaşı dökenlere. Artık inanmıyoruz sizin cafcaflı yalanlarınıza. Kanmıyoruz,
kanmayacağız timsah gözyaşlarınıza.
İnanmayacağız Gazze’de bunca çocuk, kadın katledilirken;
hastaneler, okullar, bombalanırken ses çıkarmayan sahtekar, iki yüzlü, aramızda
yalancı maskelerle dolaşan katillere, canavarlara. İnanmayacağız süslü,
cafcaflı medeniyet yalanlarına. İnanmayacağız hümanist aldatmacalara.
Yazıklar olsun ey dünya, yazıklar olsun ey insanlık,
yazıklar olsun ey biraz kaldıysa ey insanlık vicdanı. Yuh olsun size. Bombalanan siviller acı içinde kıvranırken
hala yemek yiyebiliyor, içki içebiliyor, kahkahalar atabiliyorsanız utanın
insanlığınızdan. Yazıklar olsun sizi doğuran annelere, sizin dünyaya gelmenize
sebep olan babalara. Sizin yerinize bir taş doğursa, bir böcek doğursa, bir
yılan doğursalardı keşke.
Bunca acı, bunca ıstırap varken bu dünyada nasıl
yaşayabildiğinize, nasıl yaşayabildiğimize şaşıyorum zaten ben de? Nasıl nefes
alabiliyor, nasıl yemek yiyebiliyor, nasıl su içebiliyor, nasıl gezip eğlenebiliyor,
nasıl gülebiliyor, nasıl kahkaha atabiliyoruz buna şaşıyorum işte ben.
Yazıklar olsun size. Yazıklar olsun bize. Yuh olsun,
yüzlerce, binlerce, milyonlarca, milyarlarca, trilyonlarca, trilyarlarca,
katrilyonlarca, katrilyonlarca yuh olsun sizi dünyaya getiren anne babalara.
Demek ki insanlık ölmüş, demek ki insanlık yok artık.
İnsanlık yaşamıyor yeryüzünde. Bu yürüyen iki ayaklılar hayvan belki de
hayvandan da beter yaratıklardır artık.
Niçe ‘tanrı Öldü’ demişti. Yanlış söylemiş. Ben de diyorum
ki ‘İnsanlık öldü’ biz yaşayan ölüleriz artık. Belki ölü de değiliz, hayat
süren leşleriz. Belki ondan da beteriz.
Belki de hayvanız biz, belki de hayvandan da aşağı bir
mahlukuz. Belki de yeryüzünde yürüyen şeytanlarız,. Belki Adem’in değil de
İblis’in çocuklarıyız biz.
Kimse bana bir şey söylemesin; inanmam artık. Hiçbir yalana
ben kanmam artık. Hiçbir şey, hiçbir mazeret uydurulamaz bunca vahşetten sonra.
İnsanlık bir daha geri gelmez, gelemez, gelmeyecek artık. İnsanlık
dirilmemecesine öldü artık. Onu biz usulünce gömelim gitsin, daha fazla
kokutmasın ortalığı. Ya da Allah’ın lanetini bekleyip duralım geleceği güne
kadar. Biz lanetlenmiş bir topluluğuz artık. Haksızlık karşısında dilsiz
şeytanlarız artık.
Ahmet KEMAL