MISIR DARBESİ FİLİSTİN’E
Bu darbe niçin yapıldı? ABD merkezli sosyal medya kaynaklı
şimdi darbeler. Türkiye’de denendi başarılamadı, ama yine umut içindeler.
Yeniden deneyecekler. Bu belli.
ABD ve arkasındaki Yahudi işbirlikçileri bu yeni darbe
şeklini tercih ediyorlar. Y kuşağının zaaflarını kullanıyorlar. ABD bunu Walt
Street olaylarından öğrendiler ve bastırdılar. Şimdi aynı olayı İslam
ülkelerinde deniyorlar. 12 Eylül vari uzun karışıklıkları beklemeye
tahammülleri yok. Hem o tip darbelerin sonunda aleyhlerine döndüğünü
keşfettiler şimdi bu yarı modern bir darbe peşindeler. Hemen ekecekler hemen
biçecekler ve yaptırdıkları darbenin milli güçlerce aleyhlerine dönmesine izin
vermeyecekler. Böyle düşünüyorlar.
Gelelim asıl konumuza. Mısır darbesi şunu gösterdi ki İslam
ülkelerinin en yakınında ve tam ortasında açılmış bir çıbanbaşı gibi duran
İsrail, dünya Yahudi sermayesi sayesinde her tarafa el atıyor, bütün dünyayı
parmağında oynatıyor, istediği yerde istediği liderleri gerek demokrasi gerekse
darbe yoluyla işbaşına getiriyor kendi milli menfaatleri Siyonist idealleri
için kullanıyor. Kuran’ı Kerimin ilk Suresi olan Bakara suresinde uzun uzun
anlatılan Yahudi zihniyeti işte şimdi lokla bir problem olmaktan ele geçirdiği
dünya sermayesi ve uluslararası medya sayesinde devletleri ele geçirmiş tüm
devletlerin arka planında derin devletler kurmuş, mason Rotary ve Lions kulüpler
aracılığıyla dünyanın her yerinde kendi kölelerini yetiştirmiş, bu kapıkulları
vasıtasıyla o ülkelerin iliklerine kadar sömürülmesine yol açmışlardır. Ayrıca Hristiyanlığın
özüne işleyerek onu Yahudiliğe payanda yapmış daha ileri giderek Yahudi dünya
devletine inanan mezhepler oluşturmuştur.(Evangelizm)
Evet, bu lanetli kavim aslında Allah’ın değil şeytanın
peşindedir ve onun dünya saltanatı için savaş vermektedir. Onun her şeyi zulüm
kan kin ve mazlum milletlerin gözyaşıdır. Öyle bir sapık inanç içindedirler ki
bu inanç uğruna yapamayacakları şey yoktur. Aslında dünyanın en korkak milleti
oldukları halde en büyük entrikaları planlayıp gözü kırpmadan uyguluyor
kitlesel katliamlara sebep oluyor, birçok kavim ve topluluğu ortadan
kaldırmakta tereddüt etmiyorlar.
İşte Siyonizm’in gerçek yüzü. Bu Yahudilik değil sapkın
Talmud tefsirinin ortaya çıkardığı korkunç zulüm felsefesi. Bu milletlerin
başına bela olan ideoloji yüzünden tüm milletler, özellikle İslam milletleri
inim inim inlemektedir. Irak’ta, Afganistan’da, Suriye’de Mısır’da,
Pakistan’da, Filistin’de, yapılan zulümlerin baş sebebi hep aynı zihniyettir.
Bu zihniyet birçok Yahudi’nin de onayladığı bir zulüm imparatorluğu gizli dünya
devletinin zihniyetidir dünyanın neresinde olursa olsun bütün zulümler onun
eseridir. Süper güç ABD’yi parmağında oynatan derin el budur, bütün
adaletsizliklerin altında yatan onun planlarıdır.
Şimdi Mısır’da olup
bitene bakalım. Darbenin daha ilk günlerinde yapılan nedir? Gazze tünellerinin
yıkılması, sınır kapılarından geçişlerin sınırlandırılması. Darbe ne zaman
yapıldı. Tam Türkiye Başbakanın Gazze’ye gitme planları yaptığı günlerde. Bu
olay Gazze ablukasının tam da yırtılacağı böyle bir gezi öncesi yapılıp tüm
planların bozulması Gazze’nin yarı açık cezaevine dönüştürülmesine sebep
olmuştur. Bir yandan Mısır bir yandan Türkiye Milli yönetimlere kavuşmuşken
Yahudi derin güç ABD süper gücü harekete geçirerek her iki ülkede Y Kuşağını
kullanarak kendilerine karşı çıkan bu iki soylu sesi boğmaya kalkmışlardır. Buna
karşılık İslam ülkelerindeki kendi kuklalarını harekete getirerek darbe
yönetimlerini desteklemişlerdir(Arabistan yardımı, Ürdün Kralı ziyareti, Esad
desteği)
İşte bu ortamda bu derin devletin daha neler yapacağını
izleyecek dünyanın her yerinde yeni zulümlere tanık olacağız. Ta kıyamete ve
Mehdi’nin çıkışına kadar. Umarız bu çıkış çok gecikmez ve zulüm çok canlar
yakmaz. Ama korkarım bu vahim olaylar devam edecek zulüm zirveye tırmanacaktır.
Ama bu onların zannettiği gibi 2000 yıl sürmeyecek belik 50
belki 100 sene içerisinde tamamlanacaktır. Ve tekrar İslam’ın ışığı tüm dünyayı
kuşatacak İsa as eliyle İslam’ın asrısaadeti tekrarlanacaktır. Diyelim İstikbal
İslam’ındır elbette istikbalde en yüksek seda İslam’ın sedası olacaktır diyor
Bediuzzaman. Biz de öyle diyor ve İslam ümmetine ümit aşılamak istiyoruz. Çünkü
ümitsizlik yasaklanmıştır. Güç ve kudret Allah’ındır.
Ahmet KEMAL